Çocuğunuzla İletişimde İpuçları
1. Çocuğunuz sizinle konuşurken onu ilgiyle dinleyip, onu dinlerken başka şeyle ilgilenmeyin.
2. Bir şeyin olması konusunda ısrarcı davranıp diretiyorsa ona mantıklı açıklamalarda bulunmayın. Mantıksal açıklamalar onu daha isyankâr yapacaktır. Çocuğa isteklerini bir hayal dünyasında sunun. Örneğin mısır alınması için diretiyorsa, “Keşke senin için biraz mısır olsaydı, ne kadar çok istediğini duyuyorum, keşke sihirli bir gücüm olsaydı sana bir kutu mısır getirecek.”
Çocuk karşısında kendini anlayan birini görünce gerçeği daha çabuk kabullenir.
3. Yapmasını beklediğiniz doğru davranışlar konusunda nerede hatalı olduğunu değil sorunun ne olduğunu anlatın. Ona durumu anlatın. Örneğin telefonla oyun oynuyorsa ”Hemen telefonu kapat” yerine “Şimdi bir telefon görüşmesi yapmam gerekiyor.” deyin. “Yada banyoda işin bittikten sonra ışığı söndürmeni kaç kez söyleyeceğim” demek yerine “Banyodaki ışık açık kalmış? Diyebilirsiniz.
Sorunu dile getirmek çocukların o anda yapmaları gerekeni bulmalarını sağlar.
4. Çocuklar olup biten hakkında bilgilendirildikleri zaman çoğunlukla yapılması gerekeni anlarlar. Örneğin “ Eğer bir kez daha seni duvarlara yazı yazarken görürsem popona bir şaplak yiyeceksin” yerine “ Duvarların üzerine yazı yazılmaz, kâğıt kullanırsın” gibi
5. İsteklerinizi uzunca anlatmaktansa bir sözcükle özetleyin. Örneğin: Öğle yemeği
Sen mesajı yerine ben mesajı verin. Kendi duygularınızdan söz edin. Örneğin kolunuzu çekiştiriyorsa “Tam bir baş belasısın” demek yerine “kolumu çekiştirmenden hoşlanmıyorum.” deyin.
Sözünüzü kesiyorsa “ Çok kabasın, her zaman sözümü kesiyorsun” yerine “ Bir şey söylemeye başlayıp da sonunu getiremediğim zaman çok rahatsız oluyorum.
6. İstenmeyen davranış karşısında duygularınızı ve beklentilerinizi dile getirin. Örneğin “Pasta tüm arkadaşlarınla birlikte eşit olarak paylaşılacaktı, kendini frenleyebilmeni beklerdim.
“Beni… götürmeni istiyorum? Bu tarzda konuşman hoşuma gitmiyor, başka bir şekilde sorabilir misin?”
7. Düş kırıklığından olabildiğince uzak tutun, hayal kurmasına, ümit etmesine, çalışmasına gayret ettirin.
8. Sorun çözerken;
1. Çocuğunuzun duygu ve ihtiyaçları hakkında konuşun! Düşünüyorum da tam eğlenirken arkadaşlarından ayrılmak senin için hiç de kolay olmasa gerek?
2. Kendi duygu ve ihtiyaçlarınızdan bahsedin. Öte yandan sen geciktiğin için endişeleniyorum.
3. Karşılıklı olarak uygun çözüm yolları arayın.
4. Aklınıza gelen tüm fikirleri kaydedin/yazın.
5. Fikirlerinizin yapılacak olan ve olmayanlarını saptayıp uyacaklarınızı belirleyin.
Söylediğimiz hiçbir şey bazen yazılı bir söz kadar etkili olamaz. Eve yazılı notlar asabilirsiniz.
9. Cezalandırmak yerine başka seçenekler sunun, yardımcı olabileceği bir yol gösterin. Örneğin; markette uzanıp dolabın üstüne eğilmiş bir şey alıyorsa, kolaylıkla erişeceği şeylerden sepete koyabileceği hakkında yardım edin.
10. Davranışını kınarken karakterine ilişkin sert, kırıcı bir yorumda bulunmayın. “Bu olan bitenden hiç hoşlanmıyorum, çocukların koridorda koşturması alışveriş edenleri rahatsız eder.”
11. Ona seçme şansı verin. “… Koşmak yok. İşte seçeneklerin yürüyebilirsin veya alışveriş arabasının içine oturabilirsin. Sen karar ver.” Çocuğunuz direniyorsa harekete geçin. Sanırım alışveriş arabasına oturmaya karar verdin?
12. Eğer çocuk çok kötü davranmış ve annesi de marketten ayrılmak zorunda kaldıysa anne çocuğa bir ahlak dersi vermeden çocuğun kendi yaramazlığının sonuçlarına katlanmasını sağlayabilir. Bir dahaki alışverişe çocuğu almayarak ona şöyle diyebilir. “Merak etme daha birçok fırsat olacak ama bugün ben tek başıma gidiyorum.”
13. Çocuğunuza duygularınızı dile getirin, beklentilerinizi iletin, hatasını nasıl telafi edeceğini gösterin. Ancak sorun davranış hala devam ediyorsa seçenek sunun, önlem alın.
14. Çocuğunuzda görmek istediğiniz davranışı önce siz sergileyin.
15. Kendi kendine yeten bir birey olması için görev ve sorumluluklarıyla baş başa bırakın, yaşına uygun sorumluluklar verin.
“Odanın daha güzel görünmesi ve senin daha rahat edebilmen için istersen oyuncaklarını birlikte toplayalım.”
16. Seçim yapmalarına izin verin.
Yeri geldiğinde övgüde bulunun. “Anne öğle yemeğinde sosisli sandviç istiyorum” dediğinde “ “Bunu söyleyiş tarzın hoşuma gitti, hiç suçlama yapmadan ne istediğini belirttin.”
17. Gösterdiği çabaya saygı duyarsanız bir işi kendi kendisine başarabilmek için cesaretlenir.
Ayakkabılarını bağlarken “ Neden bu iş bu kadar uzun sürdü” yerine “ Ayakkabılarını bağlarken parmaklarını ilginç şekillere sokman gerekebilir.
18. Çocuğunuzla ilgili kararlarda ebeveynler fikir birliği içinde olmalıdır.
Psk. Seval SANCI
Bir yorum yazın!